Winds of change

İnsan binlerce yıldır rüzgar enerjisinden yararlanır. Eski mısırlılar yelkenli gemiler inşa etmiş ve Persler muhtemelen MÖ 1750'de ilk basit yel değirmenlerini kullanmaya başlamıştı. Tarih sayfaları bununla ilgili dünyanın her köşesinde kaydedilen çeşitli gelişmeleri ve icatları anlatır; hepsinin de ortak yanı, rüzgarın gücünü insanlığın yararına kullanmak.

Bu gelişmeler günümüzde enerji üretiminde kullanılan son teknoloji rüzgar türbinleriyle de devam ediyor. 2001'de küresel olarak rüzgar enerjisi tarafından 24 GW'lık bir enerji yoğunluğu üretilirken, 2020'de bu yoğunluk 743 GW’a çıktı. Yeni bir çevre bilinci, iklim değişikliği ve fosil yakıtların sonlu olduğu bilgisi, yenilenebilir enerjilerin yaygınlaşmasını hızlandırdı. Sürekli büyüyen rakamlar, dünya çapında rüzgar türbini santrallerindeki ani artışı gözler önüne sermekte.

Sadece 2020'de %53 oranında küresel bir artış kaydedildi ve rüzgar türbinlerinden enerji üretme eğilimi hız kesmeden devam ediyor.

Windraeder_Reihe_Meer

Giderek daha fazla rüzgar türbini santralleri denizlere kuruluyor. Kuzey Denizi'ndeki komşu ülkeler Danimarka, Hollanda, Belçika ve Almanya birlikte, mevcut deniz üstü rüzgar enerjisi kapasitelerini 2050 yılına kadar on kat arttırarak 150 GW'a çıkarmayı planlıyor. Daha yüksek ve daha istikrarlı rüzgar hızları nedeniyle deniz üstü rüzgar enerjisi santralleri, karadaki karşılaştırılabilir santrallere göre iki kat daha fazla elektrik üretir. Rüzgar, hava ve gelgitlerin neden olduğu aşırı yükler, stabilite ve üretim güvenliği alanlarında özel teknik çözümler gerektiriyor.

Rüzgar türbinlerinin üretiminde kullanılan cam elyaf takviyeli kompozitler bu alandaki başarılarını artık kanıtlamıştır. Bu kompozitlerin önemli bir bileşeni cam filament ipliklerdir. Olağanüstü özellikleri, rotor kanatlarında yüksek düzeyde esneklik sağlar ve değişen rüzgar yüklerinde oluşan rüzgar darbelerinin neden olduğu stresleri çok iyi kompanse eder. Bu, özellikle 125 metreye varan rotor çapları için son derece önemlidir. Cam filament ipliklerin kullanımı rüzgar türbininin ağırlığını önemli ölçüde azaltarak özellikle taşıma ve montaj işlemlerinde büyük kolaylık sağlar. Bu teknoloji harikası malzemeler olmadan türbinlerin verimli bir şekilde kurulması ve dolayısıyla denizde rüzgar enerjisinin kullanılması da mümkün olamazdı.

Saurer CakeFormingWinder ve Saurer GlassTwister'da üretilen yüksek kaliteli cam filament iplikler, deniz üstü rüzgar enerjisi santrallerinin zorlu şartlarını karşılamak için en uygun temeli oluşturur. Saurer, cam elyaf üretimini her yönüyle kapsayan, müşteri ihtiyaçlarına göre uyarlanmış cazip bir hizmet portföyü sunar. Proje planlamasından servis garantisine ve güvenilir orijinal parça tedarikine kadar, sorunsuz ve kârlı bir üretim süreci için çok sayıda özel çözüm paketleri mevcuttur.
Rüzgar enerjisinin enerji üretmek için kullanılması, eski yel değirmenleri fikrini en son teknoloji ile birleştirir. Rüzgar türbinleri, enerjide başarılı bir dönüşümün anahtarı ve çevremizi korumak için değerli bir katkıdır.

Saurer CakeFormingWinder ve Saurer GlassTwister'da üretilen cam filament iplikler